Güneş Ensenizden Vurmasın!

Güneş Ensenizden Vurmasın!

Sıcak Çarpmalarına Dikkat Edin

Sıcakla genişleyen damarlarda kan hacminde azalma olur ve ortaya sıcak bitkinliği çıkar. Yaşlılar daha az su içer. Hipertansiyon ilaçları sıvı kaybına yol açar. Kalp ilaçlarının etkisi de sıcakla artar. Kan yoğunlaşır ve kalp krizi geçirme riski yükselir. Uzmanlar yaşlı, ilaç kullanan, hamile ve çocukların sıcaktan daha fazla korunması gerektiğini söylüyor.

Artan hava sıcaklıkları solunum yolu rahatsızlığı, kalp ve tansiyon hastaları, çocuklar ve açık havada çalışanların hayat şartlarını olumsuz etkiliyor. Nem ve sıcaklık oranlarının yüksek olduğu iller, güneş çarpmalarının da en çok yaşandığı bölgeler. İstanbul, İzmir, Mersin, Antalya gibi sahil bölgeleri ve Ankara metropol şehirlerde risk daha da artıyor. Sadece güneş ışınlarının dik geldiği saatler arasında değil, günün bütün saatlerinde kendini hissettiren sıcaklara karşı bilinçli hareket etmek gerekiyor. Uzmanlar, kalp, tansiyon, astım hastaları ve kronik rahatsızlığı bulunanların sıcak havadan daha çok etkilendiği ve ölüme varan sorunlarla karşılaşabileceği konusunda uyarıyor. Sıcak çarpmasına da dikkat çeken uzmanlar, “Güneş (ensenizden) arkanızdan vurmasın.” diyor.

Nem, Hissedilen Sıcaklığı Artırıyor

Aşırı sıcak ve nemli havalara karşı vücudun geliştirdiği en önemli savunma mekanizması terleme ve sıvı kaybı. İç hastalıkları uzmanı Yrd. Doç. Dr. Kerim Çıkım, nemin sıcak havayla birleştiğinde oluşan sorunları artırdığını bildiriyor. Çıkım, “Havadaki nem, sıcaklığı daha fazla hissetmemize neden olur. Sıcaklık 30 derece iken nemle birleşince 35 dereceymiş gibi hissederiz.” diye konuşuyor. Sıcak etkisine bağlı damar genişlemesi sonucunda kan hacminde azalmaların sıcak bitkinliğine sebep olduğunu belirten Kerim Çıkın, yaz aylarındaki yorgunluk ve hastalık hissinin bu sebeplerden kaynaklandığını söylüyor. Vücut sıvısı azalmış, yaşlı ve hipertansiyonlu kişilerde sıcak bitkinliğinin daha fazla olduğuna dikkat çeken Dr. Çıkım, “Susama hissi yaşla orantılı olarak azalır. Yaşlılar terlemelerine rağmen az su içerler. Hipertansiyonlularda ise aldıkları ilaçların etkisiyle elektrolit ve sıvı kaybı yatkınlığı zamanla daha da artar.” diye konuşuyor.

Enseyi de  Kapatın

Acıbadem Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Sinan Dağdelen ise aşırı sıcakların vücut direnci düşük olanların özellikle kalp hastaları, yaşlılar ve hamileleri daha çok etkilediğini ifade ediyor. Dağdelen, kalp hastalarının aldığı ilaçların vücutta depo edilmiş suyun dahi bitmesine neden olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Bu durum sıcak hava ile birleşince ilaçların etkisi daha da artıyor. Sıcak hava kanın yoğunluğunu artırıyor ve pıhtılaşma meydana geliyor. Dolayısıyla kalp krizi geçirme ihtimali yükseliyor. Yaz aylarında kalp hastaları daha dikkatli hareket etmelidir.”

Ege Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fethi Doğan da güneşten korunmak için yalnızca baş bölgesini kapatan şapkaların kullanımının hatalı bir tercih olduğunu aktarıyor. Doğan, ense bölgesinde bulunan beyinciğin uzun süre güneşe maruz kalmasının güneş çarpmasına neden olacağını ifade ederek, “Yalnızca alın kısmını kapatan şapka yerine, ense ve başı tamamen kapatan şapkalar sağlığı korumaya daha fazla yardımcı olur.” şeklinde tavsiyede bulunuyor. Güneş çarpmasının ilk belirtileri mide bulantısı, baş ağrısı, hararet, vücut ısısının artışı, ağız kuruluğu, görme bozukluğu ve en son aşaması ile bilinç bulanıklığı. Fethi Doğan, “Bu belirtilerin bir ya da birkaçının görülmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna gidilmelidir. Aksi takdirde bu göstergeler ölümle sonuçlanabilir.” diyor.

Bol sıvı alın ve dışarı çıkmayın

Zorunlu olmadıkça güneş ışınlarının dik geldiği sabah 10.00 ile öğleden sonra 16.00 arasında dışarıya çıkılmamalı. Kapalı alanların havalandırılmasına, yeterli bir hava akımı sağlanmasına özen gösterin. Bol sıvı ve mineral içeren içecekler tüketin. Kalp hastalığı veya hipertansiyonu olup tuzsuz diyet alan kişiler dışında gıdalarda tuz alımı aşırıya kaçmadan artırılmalı. Tuz kısıtlaması olanlar ise sıvı ve tuz kaybı yönünden daha dikkatli davranmalı. Hafif ve sulu yiyecekler tercih edilmeli. İnce, açık renk, bol giysiler giyilmeli. Giysi kişiyi güneş ışığından korumalı ama terletip su kaybettirmemeli. Çocukların beslenmelerinde su kaybı daha fazla olduğu için sıvı gıda tüketimi daha çok yapılmalı.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir