Giyilebilir Teknolojide Yeni Adımlar “Şarjlı Jean ve Çanta”

Giyilebilir Teknolojide Yeni Adımlar “Şarjlı Jean ve Çanta”

Şarjlı Teknolojik Giyim

Geçtiğimiz hafta giyilebilir teknolojide yeni bir icat satışa sunuldu. Şarjli Jean. Dünyaca tanınmış kot markası Joe’s Jeans #Hello isimli dört farklı stilden oluşan koleksiyonunu satışa sundu. 2001 de Los Angelesta denim (kot) marketine başarıyla giren marka Hollywood ünlülerinin tercihi olmayı başardı. Angelina Jolie, Nicki Hilton ve Katie Holmes gibi ünlülerin severek giydiği bir Amerikan markası haline geldi.

Şarjli kot pantolonun özelliği, gizli arka cebine sığdırabileceğiniz iPhone’unuzu bel kemerinin içine gizlenmiş şarj aleti ve kablosuna takabiliyorsunuz. Siz hareket halindeyken bile telefonunuz şarj olmaya devam ediyor. Kot pantolonunuzun estetiğini hiç bir şekilde bozmayan bu teknolojik entegrasyonun tüketiciye olan maliyeti ise 239 dolar vergi hariç. Ürünün fiyatı normal kot pantolonlardan biraz daha pahalı olsa da önemli bir ihtiyacı karşılayacağı şüphesiz.

Özellikle yolculuk yaparken, devamlı hava alanlarında priz aramak zorunda kalan turistlerin ve yoğun yolculuk yapan iş adamı ve iş kadınlarının böyle bir üründen memnun kalacağı muhakkak. Business Class yolcuları takım kıyafet yerine jean mi giyecek demeyin, İç ve dış hatlarda THY’nin uçaklarında koltuk altında şarj aleti olmadığı için telefonunu şarj edemeyen iş kadınlarının takım ceketlerinin altına jean giymeleri hem rahat-şık trendine uyacak hem de teknolojik ihtiyaçlarını karşılayacak.

Joe's Jeans Şarjlı Pantolon

Modanın geleceğinde tahmin edildiği üzere markaların hayatta kalabilmesi için, teknik açıdan fonksiyonlaşabilmesi gerekecek. Sadece estetik bir ürün veya teknik bir ürün yeterli olmayacak, bu iki özelliğin en uyumlu şekilde birbirine kenetlenmesi de gerekecek.

Aslında öyle görünüyor ki sırf moda da değil, ulaşım ve günlük yaşamda teknolojinin hızına herkesin (hem üreticilerin hem de tüketicilerin) yetişmesi gerekecek. Otobüslerde, metrolarda, hatta vapurlarda bile iletişim aletlerimiz için şarj outleti lazım. Amerika iç hatlarında ekonomi sınıfı dahil bütün uçaklarda koltuk altında şarj aleti vardır. Hava limanlarında 5 adım arayla duvarda ve yerde şarj outleti bulunuyor. Toronto Havalimanında bütün uçuş kapılarında yaklaşık 30 civarında masa var. Her masada karşlıklı oturan 4 kişi için birer şarj outleti var. Ülkemizin bu konuda geri kalmışlığı inkar edilemez. Yetkililerin bu konuya ivedilikle çözüm getirmesini ümit ederim.

Güzel bir ürün olsa da şarjli jeanlerin bir kaç negatif tarafı da bulunuyor. #Hello pantolonlar şu anda sadece iPhone 5, 5s ve 6 versiyonlarıyla çalışıyor. Diğer iPhone çeşitleri ve Android ile uyum sağlayamıyor. İkinci bir sorun ise bu kotların temizlenmesi. Tüketicinin yıkama veya temizleme öncesinde şarj aletini ve kablosunu pantolonun bel kemerinden çıkartması gerekiyor. Bunu unutmadan yapması gerekiyor. Koşuşturmalı yaşamında bu basamağı atlarsa, jeanın bütün özelliği yok olmuş oluyor.

emPowered Şarjlı Çanta Modeli

Akıllı telefon kültürünün baskın olduğu evrenimizde #Hello jeanlerin tutulacağı muhakkak. Peki, dışarıda pantolon giymekten hoşlanmayan ya da jeanlerle kısıtlanmak istemeyen kadınlar için nasıl bir seçenek var? Onlar da emPowered çantaları tercih edebilirler.

Harvard mezunu Loni Edwardsin tasarladığı ve New Yorkta üretimini başlattığı bu ürün de bir ihtiyaç sonucu ortaya çıktı. New York sokaklarında bir toplantıdan başka bir toplantıya yetişmek zorunda olan Loni, şarjının kısa sürede bitmesinden şikayetçiydi. Kendi gibi hareket halinde olan iş kadınlarına ilk olarak emPowered clutch (zarf çanta) çantaları sundu. Ürünleri 48 saat içinde yok satan Edwards, farklı modellerde üretmeye karar verdi.

emPowered çantların hepsi kaliteli deriden üretiliyor ve birbirinden şık. Bu çantaların diğer güzelliği ise her türlü elektronik aleti şarj etme kabiliyetine sahip olması. iPhone, Android, Kindle, Tablet, Laptop, istediğiniz elektronik aletinizin pilini doldurabilir.

emPowered Şarjlı Çanta Modeli

Şarjlı ürünleri gereksiz ve anlamsız bulanlar için ise kişisel bir anekdot paylaşayım: “Türkiye uçaklarında ve hava limanlarında hiç durmadan şarj outleti arayan hareket halinde olan bir modacı olarak, özellikle var olduğunu bilmeme rağmen yolculuk öncesi bu ürünü almadığıma çok pişmanım. İsraftan hoşlanmayan bir kadın olarak, bir tane daha çantaya ne gerek var diye düşündüğüm için bu çantadan almadım. Ama ne yazık ki bu yaz şarjım bittiğinde çok ama çok zorlandım. İtalya konferansım için Torino Havaalanına iniş yapmadan önce hostese sordum, “Telefonumu şarj edebileceğim bir yer var mı?” “Hayır”, cevabını aldım. Çeşme-İzmir arası bindiğim Havaş otobüsünde şarj outleti yoktu. İstanbul hava limanında iç hatlardan dış hatlara geçme koşuşturması arasında, yine telefonumu şarj edebileceğim bir outlet bulamadım. Ve yolculuğuma başlamamdan 6 saat sonra telefonumun pili sıfırlanmıştı.

Bütün otel bilgileri, telefonumun not defterinde kayıtlı idi. Hava alanına inince bavulları beklerken hemen duvarlara göz attım ve çok şükür bir şarj outleti bulmayı başardım. Yanımda telefonumun şarj aletini devamlı taşımak zorunda kaldığım için büyük çantaları tercih ettim. Konferans günü, belediye sarayında oturduğum panel masasının altında şarj outleti görünce hissettiğim mutluluğu ifade edemem. Şarj aletimi daha çantamdan çıkarmamla, yanımda oturan İtalyan modacı “Aaa, şarj kablonuz var mı?” diye bana sordu ben de, korkak bir gülümsemeyle, “Evet, var” diye cevapladım. Ve kendi telefonumun şarjı bitmiş olmasına rağmen, rica ettiği için hanımefendiye şarj aletimi verdim. Ve sonuç olarak o gün toplantı bittiğinde hala şarjsız bir telefonla geziyordum. Ya sizin, şarjınız var mı?”

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir