Boğazın En Gözde Mekanı “Lokma”

Boğazın En Gözde Mekanı “Lokma”

Alkolsüz Kahvaltı Mekanları: Lokma Rumeli Hisarı

Rumeli Hisarı’nın eşsiz manzarasında keyifli anlar yaşamaya hazır olun…

‘’İstanbul’u tadıyorum, gözlerim kapalı’’ sloganıyla yola çıkan Lokma’da yok yok… Menüsünde yaklaşık birbirinden özel 200 seçenek bulunan Lokma’da, ister doyurucu kahvaltılarıyla güne zinde başlayın, ister birbirinden lezzetli çeşitleriyle öğle ve akşam yemeklerinizi büyük bir şölene çevirin…

Boğazda Kahvaltı Keyfi

Günün ilk saatlerine, boğaz manzaralı bir mekanda yapılan muhteşem bir kahvaltı ile başlamak oldukça keyif verici olur…

Kahvaltı menüsünde 75 çeşit lezzet seçeneği bulunan Lokma’da hem kaliteli, hem huzurlu hem de sevdiklerinizle keyifli saatler geçirebilirsiniz…Yada öğle ve akşam yemeklerinizi dünya tatlarından oluşan çeşitlerle şölene çevirebilirsiniz…

Kaşık Kaşık Lokmalar, Minik Lokmalar, Yeşil Lokmalar, İki Dilim Arası Lokmalar ve Ana Lokmalar olmak üzere 5 ayrı ana menüsü bulunan Lokma’da, Minestrone Çorbası, Dana Carpaccio, Tabulleh Salatası ve Arizona Steak gibi dünya lezzetleri sizleri bekliyor…

35’i Aşkın İçecek Çeşidi

Aynı zamanda Colombian Supremo, Kenya AA, Maxican Altura gibi yöresel kahve çeşitleri ile Bunny Bosphorus, Anti Nikotin ve alkolsüz Mojito nunda aralarında olduğu yaklaşık 35 çeşit soğuk içecek ve 9 çeşit yöresel kahve çeşitleriyle de damaklarınızda farklı tatlar bırakmanıza yardımcı oluyor….

Timeout dergisinin 2009’un en iyi kahvaltı yeri olarak seçtiği LOKMA, Rumelihisarı’nda eşsiz bir boğaz manzarasına sahip, sıradışı bir mekan. 500 m2 alan üzerine kurulu olan Lokma’da şimdiden yerinizi ayırtın…

Lokma Rumeli Hisarı
Telefon: 0212 265 71 71
Adres: Yahya Kemal Cad. No:18 Rumelihisarı, Istanbul, Turkey

Yorumlar

“Boğazın En Gözde Mekanı “Lokma”” için 4 cevap

  1. Ayse dedi ki:

    Alkollu kahvalti olmaz ki zaten
    Ozellikle belirtmenize bayildim
    Supersiniz

  2. Sümeyye dedi ki:

    😀 ayşe arkadaşım, burda belirtilmek istenen mekanda genel olarak alkol satışı olmaması. yani kahvaltıda sunup sunmamaları değil neyse güldüm valla ama kusura bakmayın hoşuma gitti yorumunuz 😉

  3. mahir ozgen dedi ki:

    Simdi bir restaurant dusunun. Amaci sadece goze hitap etmek olsun. Dekorasyon ile ilgili hersey en ince ayrintisina kadar dusunulmus olsun. Mekan bogazda olsun, cok miktarda calisani olsun hatta bunlarin basinda da birkac kisi olsun denetleyen ! Nasil kulaga cok hos geliyor degil mi?
    Bir cumartesi sabahi boyle bir yere gitmek istediginize karar veriyorsunuz. Deniz kenari olsun hatta bogazda olsun ! E biraz kolay begenEmeme ve serde de huysuzluk olunca (yemek konusunda elbette) sabah herkes uyanmadan ortam kalabalıklasmadan gitmek istiyorum. Cumartesi sabah karga …nu yemeden cikiyoruz ve dogru bogaza. Saat 09.05 ve bismillah diyerek restauranta giriyoruz. Efendim bir izzet bir ikram ! Nereye oturtacaklarini sasiriyorlar ! insanin hosuna gitmiyor degil hani. Soyle bogaza karsi oturup aliyoruz elimize mönüyü. Mönü gayet guzel. Peynir cesitleri omlet cesitleri harika, ancak boyle bir mönünün ekmek acisindan bu kadar fakir olusunu anlamak mumkun degil. Kahvaltinin en onemli unsurudur ekmek. Anadolu insani olarak ekmege de bayiliriz, e o zaman kahvaltida cesit sunmak gerekli ancak burada cuvallıyor guzel mi guzel restaurantımız ! Herneyse, inceleme tamamlanip sira siparise geliyor.
    Tabii herzaman istek yaptiktan sonra istedigim sekilde yapilamayacaksa kibarca bildirmelerini isterim ama ne yazik ki bu konuda genelde tüm restaurantlar cok ikna edici oluyorlar. Problem yok, yapariz !!!
    Bir menemen istiyorum, az pismis, yumurtaları goz goz olan ve uzerine de ince dogranmis bolca tere istiyorum. Yanında iyi kızarmis ekmek ve parmesanlı roka salatasında bulunan renkli biberlerin ne biberi oldugunu ogrendikten sonra salatayı da istedigimi soyluyorum. Bogazdan gecen tekneleri balik tutanlari izliyoruz beklerken.
    Bu arada caylarimiz da geliyor. Taze demlendigi nasil da belli oluyor kokusundan ve de renginden. İnce belli ve ince kenarlı cam bardak olmazsa tadini pek alamiyorum dogrusu. Caylar yudumlanirken genc bir beyefendi geliyor masamıza. Cok ama cok üzgün oldugunu oturdugumuz masanin rezerve oldugunu belirtiveriyor !!! BINGO. En kusurlu hareket yapildi. Gayet kibar ve nazik bir sekilde oturdugumuz masadan kalkmayacagimizi belirtiyorum ve de ekliyorum; istedigimiz yere oturabilecegimizi kendilerinin soyledigini belirtince ozur dileyerek ayrılıyor masamizdan. Keyfim kacmadi ama ilk geldigim gibi de degil dogrusu. Herneyse, biraz bekledikten sonra menemen icine istedigim terenin ellerinde olmadigini belirtiyorlar. Peki diyerek o zaman bol miktarda maydanoz (maydonoz degil) istedigimi belirtiyorum. Ekmekler geliyor ! sahane ! kızarmak soyle dursun sadece ısınmıslar desem yeridir, dikkatinizi cekmek istiyorum, sabahin körü denecek bir vakitteyiz, neredeyse musteri yok ! Ardindan parmesanlı roka salatası geliyor. Salataya bakıyorum sonra garsona bakıyorum ve ardından mönüye tabii. Getirdigi salatanin hangi salata oldugunu bana gostermesini istiyorum. Hic sasirmadim 🙂
    İstemis bulundugum parmesanli roka salatasini isaret ediyor kendileri. Evet bunu istedim diyorum, o zaman sorun nedir diye sorma gafletinde bulunuyor ! Tam o sırada (saat sabahın körü ve müsteri neredeyse yok denebilir) menemenim de geliyor. Geliyor da uzerinde bulunan maydanozları rahatlıkla sayabiliyorum. Bol miktarda dedim ya, illa ki tersi olacak ! Seflerini cagirip once salatanin icindeki renkli biberleri neden cikarttiklarini soruyorum. BIR YANLISLIK OLMUS EFENDIM. Sonra bol miktarda istedigim maydanozlarin neden bol miktarda olmadigini soruyorum. BIR YANLISLIK OLMUS EFENDIM. Ve ekmekleri ozellikle kızarmis istedigimi de artik tum keyfim kacmis olarak belirtiyorum. BIR YANLISLIK OLMUS EFENDIM. İstee keyif iyice kacti. Roka salatasını geri gonderiyorum. Kuraldir restaurantlarda birseyi gonderdikten sonra baska birsey istemeyiniz ! Menemeni alip yeniden yapmak istiyorlar, tabii ki istemiyorum ama bu seferde bol miktarda ince dogranmis maydanoz getiriyorlar !
    Sadece ısıtılmıs-HAMUR ekmegimle menemenimi silip supuruyorum. Lezzetli dogrusu. Bu arada kahvaltimiz bitiyor. Peynirler ve cay gercekten lezzetli. Saat 11 civarinda restaurant inanilmaz kalabalik. Desibel ölçerim 82 desibeli gösteriyor. Garsonlar daracik masalarin arasindan gecerken daimi olarak sandalyelerimizle beraber sarsiliyoruz. Uyarmamıza ragmen duzeltmiyorlar sandalyelerimizi sarsmayı cunku duzeltilecek bir yanı yok. Biraz acgozlulukle masalar tıklım tıkış, of ki of ! Ayrilirken tek dusundugum keske buraya hic gelmeseydim oluyor.
    Lokma restaurant isletme mudurunu (bize Ahmet bey dedikleri müdürün restaurant kartında Taşkın bey oldugunu goruyorum) gormek istedigimi soyluyorum ama ne yazık ki misafiri varmis ! Eh ne yapalim bir daha gelmemek uzere diyerek çıkıyoruz.
    Ne kadar para harcarsaniz harcayin, müsteriyle muhattap olan elemanlariniz ve isletme müdürünüzün kalitesi kadar hizmet verebileceginizi sakın unutmayın.

  4. İsim* dedi ki:

    manzara güzel , ancak çay fiatının 7 .00 tl olduğunu herkes bilmeli ,kahvaltı sonrasında şok olmamaları için . kahvaltıda elbette 2 çay içilir. kahvaltı kadar çay parası veriyorsunuz. .Bilginize.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir