Ya “21 Aralık” Gerçek Olsaydı?

Ya “21 Aralık” Gerçek Olsaydı?

Esra Demir Yazıları 21 Aralık Kıyamet Mayalar

“Böylece biz, her peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık. (Bunlar), aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler fısıldarlar. Rabbin dileseydi onu da yapamazlardı. Artık onları uydurdukları şeylerle başbaşa bırak. Ahirette inanmayanların kalpleri ona (yaldızlı sözlere) kansın ondan hoşlansınlar ve işledikleri suçu işlemeye devam etsinler diye (böyle yaparlar) . (De ki) : Allah’dan başka bir hakem mi arayacağım? Halbuki size Kitab’ı açık olarak indiren O’dur. Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler, Kur’an’ın gerçekten Rabbin tarafından indirilmiş olduğunu bilirler. Sakın şüpheye düşenlerden olma! “ (Enam/112-114)

21 Aralık 2012 geldi çattı. İnsanları kıyamet korkusu sardı. Doğa olaylarından etkilenmeyecek iki merkez söylendi; oralara alınan bilet sayısı %50 arttı. Erzaklar alındı, hatta ve hatta yurtdışında bu işi ticarete dökenler bile oldu. Diyelim ki diğer dinlerin mensupları bunlara inandı, kendince tedbirini aldı. Peki ya biz Müslümanlar! Korkuyormuyuz gerçekten 21 Aralık’tan?

Ne diyor ayette (Bunlar), aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler fısıldarlar.” Tarihler, semboller ve kendi çaplarında daha bir çok iddiayla insanları kandırma çabasındalar. Biz ise bunlarla ilgili en ufak şüpheye düştüğümüzde onların yanında saf tutmuş oluyoruz. Onların suçuna ortak oluyoruz. Ayetin devamında da : “(De ki) : Allah’dan başka bir hakem mi arayacağım?buyuruyor Allah-u Teala. Herşey ortada değil mi sözde değil özde Müslüman olanlar için! Sadece Allah ve yüce kelamıdır Müslümanların pusulası. Nasalı bilim adamı şu açıklamada bulundu, Tibetli bir din adamı böyle böyle dedi diyen Müslüman kardeşim; acaba bir kez olsun açıp Kuran’ı baktı mı kıyametle ilgili ayetlere. Baksaydı görürdü “(Ey Muhammed) Sana o kıyameti soruyorlar, ne zaman kopacak diye. Sen nerden bileceksin ki, onu anlatasın? Onun son ilmi ancak ve yalnız Rabbine aittir.” (Naziat/42-44). “İnsanlar sana kıyamet saaatini soruyorlar. De ki: Onun ilmi ancak Allah’ın nezdindedir. Ne bilirsin belki kıyamet yakında olur.” (Ahzab/63) ayetlerini. Allah’ın Sevgilisi’ne kıyametten haber verilmemişken ne haddimize Mayaların takvimine göre hareket etmek…

Esra-Demir-Yazıları-21-Aralık-Kıyamet

Velev ki 21 Aralık gerçek. Doğa olayları yaşanacak yahut kıyamet kopacak. İnsanlık bundan bile kaçıp kurtulma derdindeyken, dünyaya, mala mülke, zevke sefaya bu kadar düşkünken cennet kimlerle dolacak? Cehennemin sahipleri belli. Ya cennetin sahipleri kimler olacak?

Belki ne 21 Aralıklar gelip geçecek, belki de yarın kavuşacağız Rahman’a. Alınacak tedbir kaçmak değil iman etmek olmalı. “Ey iman edenler iman ediniz”. Artık gerçekten iman ediniz. Belki 21 aralık değil sonumuz, ama ahir zamanda olduğumuz apaçık ortada. Ve bizim yapmamız gereken tek şey sadece iman etmek. Kul olmak.

Hz. Câbir (radıyallâhu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Bana en sevgili olanınız, kıyamet günü de bana mevkice en yakın bulunacak olanınız, ahlâkça en güzel olanlarınızdır. Bana en menfur olanınız, kıyamet günü de mevkice benden en uzak bulunacak olanınız, gevezeler, boşboğazlar ve yüksekten atanlardır.” (Cemaatte bulunan bâzıları): “Ey Allah’ın Resûlü! Yüksekten atanlar kimlerdir`?” diye sordular. “Onlar mütekebbir (büyüklük taslayan) kimselerdir!” cevabını verdi.” Tirmizî, Birr ’77, (2019). Rivayette de zikredildiği gibi; bırakalım artık dünyayı temaşa etmeyi. Çok konuşmak, boş konuşmak, büyüklük taslamak kazandırmayacak bize Allah’ın sonsuz rahmetini. Emine Şenlikoğlu’nun da dediği gibi: “ Kullar, Allah’ın emrinde devrim yapamaz”. Tek vazifemiz kulluk yapmak iken Yaradana, kimlere kul oluyoruz yaşamak uğruna. Müslüman olarak görevimiz şükrümüzü arz etmek naciz vücudumuzla. Ortada dolaşan safsatalarla uymayalım şeytana.

Esra Demir Yazıları 21 Aralık Kıyamet Mayalar

Resulullah (sallallahu teâlâ aleyhi ve sellem) birgün sahabelerine:

“Ah keşke bana doğru, havuza gelen kardeşlerimi bir görsem de, içlerinde şerbetler olan kaselerle onları karşılasam. Cennet’e girmeden önce, onlara (Kevser) havuzumdan içirsem.”

Bu sözleri üzerine ona denildi ki: “Ey Allah’ın Resulü biz senin kardeşlerin değil miyiz?”

O şöyle cevap verdi: “Sizler benim ashabımsınız(arkadaşlarımsınız). Benim kardeşlerim de beni görmedikleri halde bana inananlardır. Mutlaka ben Rabbimden sizinle ve beni görmeden iman edenlerle gözlerimi aydınlatmasını istedim”.

Resul’un kardeşleri olma şerefine erişebilme duası ile…

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir