Sultanlar Zirvesi: Kadir Gecesi

Sultanlar Zirvesi: Kadir Gecesi

kadir gecesi

Abdullah İbn-i Abbas’tan rivayet olunduğuna göre Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem): “Dikkatinizi verin, dinleyin, size haber veriyorum ki: Meleklerin en faziletlisi Cebrâil’dir. Beşerin en faziletlisi Hz. Âdem’dir. Günlerin en faziletlisi (efendisi) cuma günüdür. Ayların en faziletlisi Ramazan ayıdır. Gecelerin en faziletlisi Kadir Gecesi’dir. Kadınların en faziletlisi de Meryem binti İmrân’dır.” [Deylemî, Firdevs, 1/135 (475)] buyurmuşlardır.

Sultanlar Sultanı Allah Teâlâ, Peygamberler Sultanı Hz. Muhammed Mustafâ’ya, meleklerin sultanı Cebrâil vasıtasıyla, kitapların sultanı Kur’an-ı Kerim’i, mekânların sultanı Mekke-i Mükerreme’de, ayların sultanı Ramazan ayında ve gecelerin sultanı Kadir Gecesi‘nde inzal buyurmuştur. Kur’an’ın inzâli/inişi, insanın yükselişi içindir, esfel-i sâfilînden a’lâ-yı illiyyîne. Kadir, mü’minin kulluğuyla sultanlık tâcı giydiği bir gecedir. İçindeki Kur’an’ı ve kâinatı dışarı çıkarabilmekle insan, mükemmelliğe ermiş olur, esas kadr ü kıymetini bulur. Çünkü insan, Kur’an ve kâinat kitaplarının müşterek yazılımı gibidir; Kur’an, harflerden müteşekkil bir insan, insan da ceset giymiş Kur’an’dır, küçültülmüş kâinattır.

Kur’ân-ı Kerim’i idrakine tenzil ettirerek âyet âyet anlayıp günlük hayatına hayat yapmak suretiyle, kendi mâhiyetine tohumlanmış derûnî Kur’ân’ı âyet âyet filizlendirerek sâlih amel gülleri hâlinde hâricî âleme yansıtabilen insan, Kur’ânî insandır ve o kemâl ufkunu yakaladığı aynı zaman zirvesinde kendi şahsî Kadir Gecesi‘ni de idrak etmiş olmaktadır. Buna göre Kadir Gecesi, hilkaten varlığın sultanı insanoğlunun iradeten de o sultanlığa liyakatini ispat ve ona istihkak etmesinin, hâsılı evc-i kemâle ermesinin, erenlere karışmasının unvanı olmuş olur.

Her insan, Kadir Gecesi‘ni idrakle kendi çapında bir sultan olma namzedidir aslında. Zaman ise değeri bilindiği ölçüde değerlendirilir. Değerini bilmek de, onun mahiyetini bilmekten geçer. Kadir Gecesi’nin fazilet, kıymet ve ehemmiyeti birkaç yöndendir:

1. Kadir Gecesi; içinde Kur’an’ın indirildiği şân, şeref, mevki, değer, itibar, haysiyet, hürmet, kıymet ve azamet gecesidir. (Bakara, 2/185; Kadir, 97/1; Duhan, 44/1-2).

2. Kadir; bin aydan hayırlı (97/3), uğurlu, kutlu, mübarek bir gecedir (44/3).

3. Kadir; her işle alakalı hüküm, hikmet ve takdir gecesidir (44/4-5; 97/4); kader gecesidir, kaderî toplantı gecesidir.

4. Kadir; meleklerin ve ruhun inişinden ve nurların yoğunluğundan bir tazyik, sıkışma ve darlık gecesidir (97/4).

5. Kadir; silm, selam, saygı ve selamet gecesidir (97/5).

6. Kadir; bütün günahların bağışlandığı bir rahmet gecesidir (44/6-7).

7. Kadir Gecesi, üzerine Allah’ın yemin ettiği bir gecedir (Fecr, 89/1-4).

Bu hususiyetler, inanıldıkları nisbette sahibini ibadetlerinde seyrü sülûkla urûc yaşatan mi’râçlar (manevî asansörler) mesabesindedir ki böyle huzurullahta mi’raç buudlu ibadetlerden ise marifetullah, muhabbetullah ve aşkullah hâsıl olur. Kadir Gecesi hiçbir geceye nasip olmayan en mükemmel faziletleri kendisinde cem etmiş olmasıyla, câmi’ bir gecedir, sultanlar zirvesinin yapıldığı bir zaman dilimidir. Lisan-ı hâliyle de insana bir misal olmakta, ideal aşılamaktadır: olacaksan, olabileceğinin en mükemmelini ol! demektedir.

Peygamber Efendimiz, Ramazan’la birlikte kullukta maratona koşardı. Son on günde ise depara kalkar ve Kadir Gecesi’nde kendi rekorunu kırardı. Öyle de Peygamber’ini seven her mü’min, Ramazan’ın son on gününde Kadir Gecesi’nin peşinde bütün cühdüyle, var gücüyle, iradesini ve kalbini ortaya koyarak ibâdât ü tââte koşmalı, kulluğuyla mi’râç yapmaya bakmalıdır. Çünkü Kadir Gecesi‘nin kadri en güzel, kullukta mi’râc ile bilinebilir.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir