Çocuklar yeni bir şeyler öğrenme hevesiyle koşuştururken anne babaların ‘icat çıkarma’ diye uyardığını görürüz.

Ebeveynlere göre, icat çıkarmak, bir yerleri karıştırmak, ev eşyalarını kırmak bazen de duvarlara resim çizmek anlamına gelebiliyor. Çocuğunuzun bu davranışlarıyla ilgili karar vermeden önce ‘Mucitler Atölyesi’ni görmenizde yarar var. Ayşe Devrim Kuralay önderliğinde yüzlerce çocuk bu atölyelerde bilimsel faaliyet yapıyor.

Ayşe Devrim Kuralay’ın, çocuklarının bilim merakıyla başlar her şey. Boğaziçi Kimya Bölümü’nden mezun olan Kuralay, çocuklarının her gün yeni şeyler öğrenmek için gösterdiği çabaya kayıtsız kalamaz. Onlarla her gün bir deney yapan Kuralay, çocuklarına yetemediğini düşünmeye başlar. Fizik kanunlarını, astronomik olayları bir çırpıda kavrayan çocuklarla ilgili projenin temeli o gün atılır. Kuralay’ın çocukları Saliha Nur, Abdullah Sadık ve Zeynep Şükriye’nin de arzusuyla evdeki deneyler sokağa taşar. Kuralay çalışmalarını Mutlu Aile-Mutlu Çocuk Derneği ile yürütmeye karar verir. Uzun yıllar bu dernekte çocuklara mucitlik zevkini tattıran gönüllüler, şimdi ise çalışmalarını Mucitler Atölyesi Eğitim Danışmanlık çatısı altında sürdürüyor.

Mucitler Atölyesi‘nde çocuklar deney setlerinde yer çekimi kanununu, güneşin hareketlerini, göz yanılmasını basit araçlarla öğreniyor. Ayşe Kuralay, yaptıkları işin sırrının da burada olduğuna inanıyor. Mor lahana suyuyla asitleri, balonlarla basınç kuvvetini, mutfak malzemeleriyle volkan patlamasını keşfetmek çocukların öğrenme heyecanını artırıyor. Böylece onlarca çocuğu fizik, kimya ya da coğrafya konusunda keşif yaparken ya da bir deneyle uğraşırken görebiliyorsunuz.

Mucitler Atölyesi‘nde 6-14 yaş arasındaki çocuklar bilimi gündelik hayat içerisinde nasıl yakalayacaklarını, akıl yürütme becerisini öğreniyor. Ayrıca atölye, bilimi İstanbullu çocuklara sevdirmek için sergiler kuruyor, deney setlerini çocukların ayağına getiriyor. Deney kitapları yazan, onlarca miniğin yarışmalarda başarı elde etmesine vesile olan Kuralay’ın bir tek arzusu var: Her çocuğun bilimle tanışması. Bunun ancak bilim parklarının artırılmasıyla gerçekleşebileceğini düşünen Kuralay, okullardaki fen bilimi çalışmalarının yetersiz olduğunu düşünüyor. Ayşe Kuralay, “Bilmediğiniz karmaşık kelimelerle bilim karmaşık gelebilir. Aslında bilim hayatın içinde ve çocuklara hiç uzak değil. Biz yalnızca onların her gün gördükleri olayların kanunlar çerçevesinde gerçekleştiğini anlatıyoruz. Bunu yaparken de indikatör yerine lahanayı kullanmak, çocukların dünyasına girebilmek için hepsi bu kadar.” diyerek özetliyor çalışmalarını. Fen alanlarından mezun genç yeteneklerden oluşan bir ekiple çalıştıklarını söyleyen Kuralay, çocukların aileleri tarafından desteklenmesi gerektiğini söylüyor. Ayşe Kuralay, “Onlar her şeyi çok çabuk kavrıyor. Benim çocuklarım bugün benim küçük hatalarımı bulacak kadar kendilerini geliştirdi. Çünkü her şey onlara bilimsel düşünme metotlarını öğretmekle ilgili.” diyor.

Çocuklar Bilim Adamı Olmak İstiyor

Mucitler Atölyesi‘nin deney setlerinden oluşan sergide çocukların heyecanı gözlerinden okunuyor. Her deneyi dikkatle inceleyen çocuklar, bilim adamı olmak istediklerini söylüyor. 9 yaşındaki Hamza Safa Aydın, “Dünyanın güneşin etrafında nasıl döndüğünü küçük toplardan öğrendim. Öğretmenim gezegenleri anlatırken anlayamıyordum. Ama buradaki güneş sistemiyle öğretmenimin anlattıklarını daha iyi anladım.” şeklinde konuşuyor. Bir başka ilköğretim öğrencisi Zeynep Özyıldırım ise sergiyi eğlenceli bulanlardan. Zeynep, “Deneyler çok basit malzemelerle yapıldığı için dikkatimi çekti. Evde hepsini annemden yardım alarak deneyebilirim. Mesela çiviler eşit şekilde tahtaya yerleştirildiğinde üzerine konan balon patlamıyor.” diyor.

Kaynak: Zaman