Mehmet Şahin ile Haşema’nın Dününü ve Bugününü Konuştuk

Mehmet Şahin ile Haşema’nın Dününü ve Bugününü Konuştuk

Mehmet Şahin ile Haşema Ropörtajı

Uzun yıllardır kaliteli, yenilikçi bakış açısıyla hazırladığı ürünlerini güvenle kullandığımız Haşema‘nın gelişim sürecini, markanın sahibi Mehmet Şahin’den dinledik.

Bir ihtiyacı keşfedip üretmek, büyütmek ve imaj oluşturmak isteyen şirketler er ya da geç ‘marka’ gerçeği ile yüz yüze geliyorlar. Marka geniş çerçeveli bir konu. Gerçek bir ihtiyacı görüp keşfetmek ise marka oluşturmaktan çok daha zor. Türkiye’de bunu yapan en önemli markalardan birisi de “alternatif mayo” kavramını bizlere kazandıran Haşema.

Haşema, 80’li yılların başında bir grup üniversiteli gençlerin kendi ihtiyaçları doğrultusunda keşfedilip üretilmiş. Başlarda sadece erkek şortu üreten marka, sonrasında bayanlara ve çocuklara yönelik ürünler de geliştirerek ülkemizde “alternatif mayo” anlayışının doğmasını sağlamış. Özellikle muhafazakar hanımların vazgeçilmez bir parçası haline gelen Haşema‘nın gelişim sürecini, markanın sahibi Mehmet Şahin’den dinledik. İşte anlattıkları…

Mehmet Şahin ile Haşema Ropörtajı

Haşema’nın hukuk fakültesi öğrencileri tarafından kurulduğunu biliyoruz. O dönemde bir de dergi çıkardığınızdan bahsettiniz. Bize biraz bu konudan bahseder misiniz?

Mehmet Şahin: Hukuk ve Aktüalite konulu bir hukuk dergisiydi bizimkisi. Çok orjinal kapakların olduğu, o döneme dair konuların ele alındığı 40 sayılık bir dergiydi. Şimdi o dergide emeği geçen arkadaşlarımın her biri farklı alanlarda güzel görevlerde bulunuyorlar.

Peki, Haşema’ya gelecek olursak markanın doğuşunu bir de sizden dinlemek isteriz?

Mehmet Şahin: Öncelikle Haşema, sadece kendi ihtiyacımızı gidermek için ürettiğimiz bir ürün olduğunu söyleyebilirim. Yaz dönemlerinde üniversite arkadaşlarımızla kamplara gider ve orada kalırdık. Tabii o zamanlar uzun şortlar vs. yoktu bu yüzden ya pantolonlarımızı kesip girer ya da eşofman tarzı ürünlerle girerdik. Buna bir çözüm üretmek için firmalarla görüşüp kendimize özel dikim yaptırdık. Sonrasında diğer fakültelerinden de talep aldık. Böylelikle Haşema üretimi başlamış oldu.

Bayanlar ve çocuklar için üretime geçişiniz nasıl oldu?

Mehmet Şahin: Yaklaşık 4-5 yıl sonra üretim yaptığımız erkek grubu evlenip çoluk çocuğa sahip olunca, iş “senin mayon var da benim niye yok” a dönüştü. Biz de onlar için ne yapabiliriz diye bir kaç denemeden sonra onların da rahatlıkla denizde ve havuzda kullanabilecekleri bir ürünler ürettik.

1991 yılında ilk havuz modeli olarak çıkardık, sonra 1992′ de deniz modeli olarak çıkmaya başladı. Kadın müşterilerimizin de bizleri yönlendirmeleri oldukça etkili oldu, bu şekilde birçok değişik model çıkardık. Likralı kumaştan, bronzlaştırıcı kumaştan fonksiyonel modeller çıkardık. Hem denizde hem havuzda giyinilebilen, havuza giderken havuz modeline, denize giderken yeniden deniz modeline dönüşen modeller çıkarttık. Ayrıca profesyonel yüzücüler için çabuk kuruyan likralı kumaşlardan ürünler ürettik. Kumaş kalitesi bizim için çok önemli ve son olarak hem çabuk kuruyan, hem likralı ve hem de hiç su tutmayan kumaşlar ürettik. Bütün kumaşlarımız bu anlamda, birinci derecede insan sağlığına zararı olmayan, çabuk kuruyan, yüzerken yüzme kolaylığı sağlayan kumaşlar. Ürünlerimizi üretirken bu hassasiyetimizi gözetiyoruz.

Haşema Türkiye’de bir ilkti ve ilk olmanın bir sorumluluk yüklediğini varsayarak, bu konuda esas olarak dikkat ettiğiniz bir husus var mı, kendinizi sorumlu hissettiğiniz belli kriterleriniz?

Mehmet Şahin: Tabii, biz bu anlamda kamuoyunu bilgilendirirken, ürünlerimizi yaparken, ürünlerimizin imalatında, sözlerimizde ve bu konudaki yaklaşımımızda dahi hassasiyet gösteriyoruz. Yanlış bir şey yapmamaya çalışıyoruz, çünkü haşema sadece Türkiye’de değil dünya çapında da bir marka. Önceleri yaktığımız ateş küçüktü az odunla dönüyordu, şimdi ise bu ateş büyüdü devamlı onu beslememiz, büyütmemiz, söndürmememiz, markamızı korumamız, markanın insanların kafalarında oluşturduğu imajı da muhafaza etmemiz gerekiyor.

Biz bu işi ilgi yakalamışken bunu şova dönüştürme gayesinde hiç olmadık. Sadece ticari kazanç elde etmek için bunu farklı bir şekilde kullanma gibi bir gayretimiz de yok. Çok kesin kurallarımız ve çizgilerimiz var. Benimsemediğimiz ve tasvip etmediğimiz hiçbir yerde olmak istemeyiz. Bu kararlılığımızı koruyoruz ve korumaya da gayret edeceğiz.

Haşema 2014 Röportajı

Haşema’nın en büyük başarısı ne olur?

Mehmet Şahin: Geleceğe yönelik planlar yapan birisi olduğum söylenemez. Ama daha önceleri bikiniler, mayokiniler olmadan denize ve havuz girilmez düşüncesi yerleştirildiyse, biz de kendi ürettiğimiz bu alternatif mayoyu iyi bir estetik ve iyi bir fonksiyonellikle, her kesimin kullanabilmesini amaçlıyoruz. Artık bu mayo ya da bikini şart diye bir kavramın olmadığını göstermek istiyoruz diyebilirim.

Örneğin Almanya’daki müşterimiz ürünlerinin yarısını gayrimüslimlere satıyor. Haşema fonksiyonelliği, görselliği bakımından tercih edilmesinin yanı sıra sağlık açısından da oldukça fayda sağladığı için her kesime tarafından tercih edilmeye başlandı. Bizim bu konuda haşema yaptık beklentileri de karşıladık, tek düze devam edelim gibi bir düşüncemiz hiç bir zaman olmadı. Hep kendinizi geliştirmeye çalıştık. Ticari kaygıdan ziyade müşteri ihtiyacını en iyi şekilde karşılamak ve memnun etmektir bizim asıl meselemiz.

Sade, şık, bol kumaşlı ürünler olsun…

Tasarımları nasıl bir ekip gerçekleştiriyor siz bu konuda müdahale ediyor musunuz?

Mehmet Şahin: Bir işin felsefesini aramak gibi düşünebilirsiniz örneğin ben diyorum ki ‘sade, şık, bol kumaşlı ürünler yapın‘ işte benim müdahale ettiğim tek kısım bu. Onun dışında iki tane tasarımcımız, dışarıdan destek aldığımız tasarımcılar, mağazalarda müşterilerin doldurduğu anketler var ve tabii mağazalarda çalışan arkadaşlarımızın müşteriler ile diyaloğundan edindikleri intibalar var. Bunların hepsi harmanlanıyor masaya yatırılıyor. Hatta dönem dönem firmamızla eskilerden beri bağı olan müşterilerimizle bir araya gelip, onların tercihlerini gözlemelerini değerlendiriyoruz, bunlar bir süzgeçten geçtikten sonra tasarımcıların önüne geliyor.

Haşema 2014 Röportajı

Haşema’da ticari kaygıdan ziyade müşteri memnuniyeti esas.

Yani tasarım ve üretim ilk doğuş sebebinden farksız. Hala ihtiyaçlar doğrultusunda ilerleme kuralını bozmadınız?

Mehmet Şahin: Elbette, tüm bu fikir alışverişlerinin sonucunda tasarımcıların yaptıkları tasarımlar, 10 kişilik çalışan ekibimiz tarafından değerlendirilir. Yani tasarımcı yaptı, bizde ürettik diye bir şey söz konusu değil. Örneğin çok dar model yaptık çok şık oldu çoksatar diyemeyiz. Çünkü bizim kaygılarımız sadece ticari değil.

Müşteri portföyünüzü nasıl tanımlıyorsunuz?

Mehmet Şahin: Müşteri profilimizi maddi anlamda değerlendirmek gerekirse eğer biraz orta ve orta üstü kesim tarafından tercih ediliyor. Sebebi ürünlerimizin imalatında gösterdiğimiz özen doğrultusunda fiyatların da artması. Bu sebeple ürünler biraz pahalı gibi algılandığı için tabii müşterisi de biraz ona göre şekilleniyor.

Geleceğe dair en büyük hayaliniz nedir?

Mehmet Şahin: Gelecek kaygısı yaşayan biri değilim, sadece işimi bugün iyi yapmaya çalışıyorum. Ama haşema için şunu söyleyebilirim ki, biz ürünlerimizi her mağazaya kabul ettiremiyorduk. Hatta mayo satışı yapan mağazalara ürün vermek mümkün değildi. Şimdi ise çoğu mayo satışı yapan mağaza da haşema da satılıyor. İleri de ise Haşema’nın bikini yerine geçen ve bikini giyenlerin tercih ettiği bir mayo olması bizim için bir bahtiyarlık olurdu.

Mehmet Şahin Bey’e çok teşekkür ederiz.

Yorumlar

“Mehmet Şahin ile Haşema’nın Dününü ve Bugününü Konuştuk” için bir cevap

  1. […] de mottonuz buysa önerilerimize kulak verin. Çünkü tatil bavulunuzun en önemli parçası olan Haşema‘nın 2014 yaz koleksiyonu görücüye […]

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir