Büyük Özentilik Tehlikesi!

Büyük Özentilik Tehlikesi!

Bizim büyük özentiliğimiz… Bizim büyük özentimizi kaşıyan kapitalizm… Tek amacı para kazanmak, kâr etmek olan kurumlar ve ‘dindar‘ etiketli patronları.

Mal edinmek, mevki edinmek arzusu hatta hep daha fazlasını istemek insanın daha dünyaya gelirken sahip olduğu ve yakasını en son bırakacak olan şeydir bu sebepten illettir. Her şey bittiğinde bile bizimle kalacak olan ‘istemek’ olacaktır. Yaşamını kemale ulaşmak üzere geçirmesi istenen Müslüman’dan ise doğal olarak beklenen bu arzularından sıyrılmasıdır. Peki, öyle oluyor mu? Buna beraber karar verelim…

Girizgâhı biraz geriden aldıktan sonra tutup kolundan konuya yaklaştırıyorum; bilindiği gibi alkol dinimizce haram. Yani alkol içeren içecekler haram; ilke belli ‘çoğu sarhoş edenin azı da haramdır’. Alkol içermeyen içecekler için ise bir sıkıntı yok. Bu konuda hassasız ve hemen hepimiz dikkat ediyoruz. Fakat helal ve haram dışında bir de ahlak var.

Büyük Özentilik Tehlikesi!

Peki, nedir bu helalliğinden haramlığından öte ahlaki olup olmadığını tartıştığımız şey? Hemen söyleyeyim: geçtiğimiz yıllarda bir alkol firması yani ‘alkolsüz bira’ isimli bir ürün çıkardı tıpkı alkollü olan birayı sattıkları kutuda aynı ambalajda üzerinde alkolsüz ibaresiyle. Bu tarz içecekler yurt dışında bildiğim kadarıyla İngiltere ve Almanya’da hatta Arap ülkelerinde ve İran’da oldukça yaygın. Bir alkol firmasının etiketiyle satılan bu ürün muhafazakâr insanlar tarafından pek rağbet görmedi. Fakat daha sonra yukarıda bahsettiğim ‘özentiliğimizi kaşıyan kapitalizm‘ devreye girdi ve dindar patronları olduğu söylenen hatta muhafazakâr olmayan kesim tarafından bu nedenle boykot edilen bir firma tuttu ‘maltana’ isimli bir mal içeceği yaptı (malt alkolsüz biraya tekabül ediyor diyebiliriz) yani alkolsüz birayı farklı bir isimle piyasaya sürdü. Pekâlâ haram olan alkoldür bu içecek alkol barındırmadığına göre içilebilir hatta varsa bir faydası faydalanılabilinir diyenler var. Sahiden böyle masum olunabilseydi belki düşünülebilirdi aynı formülü içeren biri alkollü biri alkolsüz içecekten ikisi de haramdır demezdik; ancak ahlak noktasında, prensip noktasında, özendiricilik ve günah olana teşvik etmek noktasında bu kadar büyük açıklar verilmeseydi. Bu içeceği piyasaya süren firma içeceği bira şişesinde satmasaydı. Baktığınızda elinde bira şişesi tutan insan görüyorsunuz, bunu içen kişi elinde bira şişesi tuttuğunu hissediyor, özentilik bu ya bu yüzden içiyor belki de! Peki, soruyorum İslam ahlakı, sorumluluk bunun neresinde? Bizler, haliyle tavrıyla, duruşuyla, yiyip içtiğiyle, söylediği sözüyle örnek olması gereken insanlarız. Dışarıdan bizi bira içiyor zannetmelerine sebep olmakta, suizan etmelerine sebep olmakta hiç payımız olmaz mı?

Eski Türk filmlerinde meyve sularının içine gizlice alkol karıştırıp meyve suyu görünümlü alkol tüketen gençler olurdu, şimdi ise Müslüman’a alkol içiyor görünümü veren ama alkollü olmayan içecekler içiren ‘muhafazakâr’ firmalar var.

İddiamın arkasındayım bu içecek piyasaya bu muhafazakâr etiketli firma tarafından sürülmeseydi, ismi diğer firmanın yaptığı gibi alkolsüz bira olsaydı daha fazla şüpheyle yaklaşılacaktı. Birebir tanımadığımız bir ticari kuruluşum bile algımız üzerindeki etkisi böyle ise bizim çevremiz üzerindeki etkimiz nasıldır bir düşünelim. Herkes sorumluluğunun bilincinde olur ise daha ‘sağlıklı’ bir toplum olacağımızdan eminim.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir