İlk Biçki Yurdunu Açan Kadın: Behire Hakkı

İlk Biçki Yurdunu Açan Kadın: Behire Hakkı

Terziliğin Tarihçesi

Bu Yazı Tarih Kokuyor

Dünya modasından bu kadar bahseder olmuşken ve sürekli Avrupa’daki modacıların geçmiş başarılarını takdir edip, azimlerini konuşuyor ve örnek alıyorken kendimi bir anda “Osmanlıda Moda” kavramını araştırırken buldum. Kendime sorduğum neden ve niçin sorularından yola çıkarak araştırmalarım sonucunda sizler için tarih kokulu bir yazı hazırladım. Bence bunları bilmeye hepimizin ihtiyacı var.

Behire Hakkı Kimdir

İlk biçki yurdunu açan kadın Behire Hakkı

Osmanlı kadınları her zaman güzel giyinmiş ve modayı takip etmişlerdi. Orta sınıfa mensup kadınlar hazır giyim tercih ederlerdi. Üst gelir düzeyine sahip kadınlar ise elbiselerini terzilere diktirirlerdi.

2. Abdülhamid döneminde Müslüman kadın terzilere pek rastlanmıyor. Ermeni ve Rum cemiyetlerinin kızlar için açtıkları sanat okulları, gayrimüslim kadın ve kızların terzilik sanatında ilerlemelerini sağlamış. Bu sebeple özel dikim için tercih edilecek her yer gayrimüslimlere ait. Bu yerleri tercih etmeyen Müslüman bayanlar için Hanımlara Mahsus Gazete, dikiş teknikleri ve hazır kalıplar yayınlayarak Müslüman kadınlara yardımcı olmuştur. Bir nevi Almanların meşhur dergisi “Burda” gibi dersek yanlış olmaz.

O dönemlerde kimsesiz kadınlara meslek öğreten, mesleğini icra edebilecekleri dikiş evleri ve fabrikalar açan cemiyetler kurulmaya başlanmış. Bunlardan biri de 1913’te Behire Hakkı Hanım tarafından kurulan “Biçki Yurdu” dur. Paris Terzi Akademisi üyesi olan Behire Hanım’ın bu yurdu açmasındaki amaç; dikiş için harcanan paraların gayrimüslimlere gitmesini önlemekti. Behire Hanım bu sayede pek çok kadına terzilik öğretmiş ve sertifika vermiş.

Behire Hakkı Kimdir

Kurulduğu ilk yıl mezunlarını veren “Biçki Yurdu” 900 öğrenci yetiştirmiş ve birçok kadına dikişle hayatını idame ettirebilmesine fırsat tanımıştır. Mezuniyet töreninde terzilik diploması alan herkes, onları izleyenlerin önünde 40 dakika boyunca mankene korsaj, etek ve manto dikerek marifetlerini sergilemişler.

Terziliğin Tarihçesi

Bu kurs 1913’ten 1923 yılına kadar 1380 Müslüman bayan terzi yetiştirmiş. Hatta öyle ki, Müdafaa-i Milliye Cemiyeti’nin isteği üzerine orduya giysi bile dikmiş. Yardım faaliyetlerinde de diktikleri ürünleri satarak elde ettikleri gelirleri, şehit çocukları için kullanılmak üzere yardımda bulunmuş.

Behire Hanım öncülüğünde profesyonel terzilik mesleğine adım atan Müslüman kadınlar artık bireysel terzilik yapıyor ve kendi parasını kazanarak ailesine katkıda bulunuyormuş. 1919 yılında ise “Müslüman Türk kadınları” yeni bir girişim yaparak bir araya gelmiş ve Kadıköy’de bir terzihane açmış. Ardından Babıali’de “İslam Hanımlar Terzihanesi” açılmış. Şişli’de ise “İslam Terzihanesi”ni kadınlara örnek olmak için açmışlar. Bununla da yetinmeyen girişimci kadınlar, ürünlerini haftanın belli günlerinde kurulan “Kadınlar Pazarı”nda satmaya başlamışlar.

Uzun lafın kısası; sürekli yenilik ve daha fazlası için uğraşan bu başarılı kadınlar sanırım bugünün azimli, yenilikçi ve girişimci ruhlu kadınlarının temelini atmışlar. Avrupa’ya olan düşkünlüğümüz ne yazık ki kendi memleketimizdeki gizli yeteneklerin gün yüzüne çıkmasına müsaade etmemiş. Yani bizden de çok başarılı terziler çıkmış fakat isimleri saklı kalmış. Tıpkı Behire Hakkı Hanım gibi…

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir