İletişimde İşitmek ve Dinlemek Arasındaki Fark

İletişimde İşitmek ve Dinlemek Arasındaki Fark

İletişimde İşitmek ve Dinlemek Arasındaki Fark

Beni Dinler misin?

Daha önceki iletişim yazılarımda iletişimle ilgili 3 kuraldan bahsetmiştim. Söylediğimiz şeyin direk söylemek istediğimiz şey olması, olumlu yönlendirme ve sandviç metoduydu bunlar. Şimdi de yine iletişimle ilgili çok önemli bir maddeyi paylaşacağım ama bu seferki konuşmayla alakalı değil. İletişim sadece karşı tarafla konuşmayı kapsamaz. Konuşmak kadar önemli bir şey daha varsa o da dinlemektir. 

Dinlemek kolay gibi gözükür ama aslında konuşmak kadar zordur. Karşı tarafa doğru mesajı vermemiz içinse en az söylediklerimiz kadar önemlidir. İletişimde sağlıklı dinlemeye, etkin dinleme diyoruz. Etkin dinleme sadece bir dinleme eylemi değil, aynı zamanda karşı tarafı anlama, ona ve anlattıklarına, düşüncelerine saygı duymak demektir.

İletişimde İşitmek ve Dinlemek Arasındaki Fark

İşitmekle, dinlemek arasında fark vardır. İşitmek, duyulan herhangi bir sese karşı vücudun istem dışı verdiği tepkiyle sesleri algılamasıdır. Ama dinleme, bilinçli bir şekilde yapılır. Bu yüzden etkin dinlemenin başında odaklanmak şarttır. Karşı tarafı dinlemeye hazır olmak, gerekirse onu duymamızı/dinlememizi engelleyecek çevresel faktörlerden uzak olmak gerekir. Öncelikle dinlemeye istekli olmanız ve bu konuşmayı neden yaptığınızı bilmeniz gerekir. Karşıdaki kişi size bunları niçin anlatıyor? İçini dökmek için mi, yoksa sizden anlattığı konu hakkında fikir almak için mi? Belki de sizi uyarmak istiyor veya ortak bir konuda o da kendi fikrini beyan ediyor. Bu yüzden neden konuştuğunu anlamanız ve sessiz bir şekilde odaklanarak dinlemeye başlamanız gerekiyor.

Sessiz olmak demek hiç konuşmayacaksınız anlamına gelmiyor, sözünü kesmeyeceksiniz anlamına geliyor. Yoksa anlattığı konu hakkında soru sorabilir ya da arada anlattığını özetleyerek, “Bunu demek istiyorsunuz sanırım” gibi pekiştirici sorularla karşınızdakini dinlediğinizi gösteren sorular sorabilirsiniz. Sözünü kesinlikle kesmemeniz ve sabırlı olmanız gerekir. Belki o anda kesinlikle sizin kabul etmediğiniz bir fikri savunuyor olabiliyor. Veya çocuğunuz sizin kesinlikle kabul etmeyeceğiniz bir şey için izin almaya çalışıyor olabilir. Ama sözünü bitirmeden müdahale etmeyin. Ve anlattığı şeyin sonunu tahmin ederek, “Heee sonra söyle oldu değil mi?“, “Hayır, kesinlikle olmaz!” gibi yorumlar yapmayın. Hemen sonuca varmayın, velev ki sizin tahmininiz doğru olsa bile bunu onun anlatmasına izin verin. Eğer profesyonel bir görüşme ise mesela veli toplantısı gibi, not almaya özen gösterin. Bu o toplantının neticelerini ailenizde paylaşmanız için de mükemmel bir geri bildirim sağlayacaktır.

İletişimde İşitmek ve Dinlemek Arasındaki Fark

Aile içinde kullanılabilecek bir kaç örnek vermek istiyorum. Okulda öğretmeni çocuğunuzun sırasını değiştirdi ve yanına oturduğu arkadaşı çok konuşarak ve dersteki hareketliliğiyle çocuğunuz dersi dinlemesine engel oluyor. Ve çocuğunuz bunu size anlatmak istiyor. Size geldi ve “Anne seninle bir şey hakkında konuşmak istiyorum.” dedi. Siz bir yandan yemek için soğan doğrayıp, bir yandan fırındaki yemeği kontrol ederken istediğiniz kadar “Buyur yavrum dinliyorum” deseniz de çocuğunuz size olayı anlatmak istemeyecektir. Yada babasına her anlatmaya başladığında “Kim bilir ne yaptın da hoca sıranı değiştirdi.” gibi tepkilerle hemen sonuca varırsanız da meseleyi tam anlayamazsınız. Bu durum sınavda çocuğunuzun notlarının düşmesiyle krize dönüşecek ve çocuğunuzun “Size anlatmaya çalışmıştım!…” demesiyle son bulacak. Ve çocuğunuz her sizin başarısız dinleme deneyiminde bir şeyleri size anlatma konusunda sizden daha da uzaklaşacak. “Nasılsa beni dinlemiyorlar“, “Nasılsa anlamayacaklar” gibi tepkiler geliştirecekler ve böylece büyük bir “İletişim kopukluğu“na doğru gidecek mesele. O yüzden etkin dinlemeyi hayatımıza geçirmeyi öğrenmemiz gerek.

Siz de çocuğunuza bir şey söylemek istediğiniz de o da sizi etkin dinleyerek, sizin demek istediğinizi daha çabuk anlayacak ve iletişiminiz güçlenecektir.

İletişimde İşitmek ve Dinlemek Arasındaki Fark

Etkin dinlemenin düşmanları nedir?

  • Konuşurken sözünü kesmek.
  • Yargıda bulunmak.
  • Daha önceki konuşmalarıyla genellemek.
  • Karşınızdaki konuşurken ona vereceğiniz cevapları düşünmek.
  • Başka şeylerle ilgilenmek.

Sosyal bir çevrede yaşadığımız ve sürekli insanlarla muhatap olduğumuz için, hayatımızda mutluluğu sağlayan en önemli faktörlerden birisi sağlıklı iletişimdir. Anlamak istediğinizi anlamayın, söylemek istediğinizi söyleyin.

Ve huzurla kalın…

Yorumlar

“İletişimde İşitmek ve Dinlemek Arasındaki Fark” için bir cevap

  1. MartinSay dedi ki:

    Duymak ile dinlemek arasındaki fark ozetlenecek olursa; duymak ses dalgalarının kulak tarafından algılanıp sinir uyarılarına cevrilmesi ve beyne gonderilmesidir. Dinlemek ise konusan birine dikkat kesilerek dinleme ve gelen sesleri beyinde analiz etme eylemidir. Duyma kazara, gonulsuz ve efor sarfetmeden gerceklesir. Dinleme ise odaklanma, gonulluluk ve istek gerektirir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir